Depremin Hatırlattıkları -Ahlak

Ertugrul Akbas
2 min readMar 5, 2023

Konuya 80 yıl önceye giderek başlayayım.

İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi Maliye Bölümü’nün, eski adıyla kürsüsünün kurucusu Hitler iktidara geldikten sonra Hitler Almanya’sından kaçıp Boğaziçi’ne sığınan alman öğretim üyelerinden biri olan Prof. Fritz Neumark’tır.

Prof. Neumark seneler sonra, Almanya Hitler faşizminden kurtulduktan sonra, ülkesine dönüyor ve dönerken de bizim gazetecilerle bir sohbet toplantısı gerçekleştiriyor. Bu toplantıda bir gazeteci de Neumark’a “bunca sene Türkiye’de kaldıktan sonra bu ülkeyi nasıl özetlersiniz?” gibi bir soru yöneltiyor.

Neumark’ın yanıtı son derece kısadır: “Negatif seleksiyon”. Yani Türkler hep en kötüyü seçer

Daha sonra 20 yıl önceye geleyim

Aşağıda da rahmetli Muhsin Yazıcıoğlu’nun kendi video kaydı var. Diyor ki “Dürüstlük başa bela imiş” devam ediyor “Geçen birisi bana diyor ki: Başkanım geçen bir yerde konuşuluyordu. Herkes dedi ki Muhsin Yazıcıoğlu güzel, Muhsin Yazıcıoğlu şöyle, böyle anlatıldı. Sonuçta?(Muhsin Yazıcıoğlu soruyor) Sonuçta dediler ki: O iktidar olamaz? Niye? Fazla dürüst dediler
Aşağıdaki Videoda Muhsin Yazıcıoğlu devam ediyor

“Gittiğim yerde böyle bir şeyle karşılaşıyorum, Antalya’ya gittim orada da karşılaştım. Mecliste Elazığlı bir vatandaşımız bana geldi sarıldı. Dedi ki, başkanım, sayın milletvekilim sizi çok seviyorum, benim eşim de sizi çok seviyor, biz beraber her gün akşam sana dua ediyoruz, televizyonda sen görülünce hemen bağırır benim eşim “koş koş seninki çıktı” der, ben de koşarım, seni dinlerim sonra da sana dua ederim dedi. Sağ olun, çok teşekkür ederim dedim. Yenge hanıma da selam söyle dedim. Yalnız dedi , sayın milletvekilim biraz güçlendir de sana oy verek ya dedi. Dedim ki neee oy vermedin mi sen? Ne yalan söyleyeyim vermedim dedi. Ee dedim kardeşim akşam sabah bana dua ediyorsun, senin hanım koş koş seninki çıktı diyor, madem ben seninim, kendinin olana neden sahip çıkmıyorsun? Dedi ki ne yalan söyleyeyim az yükselsin düşünürüm. Az yükselsen sadece biz değil, herkes verecek oluk gibi akacak dedi. Çevreme bakıyorum herkes böyle diyor, bir güçlense diyor. Peki dedim sana bir soru tavuk mu yumurtadan çıkar yumurta mı tavuktan? Bi düşündü çok zor bir soru dedi bu. Dedim ki biri olmadan diğer olmuyor değil mi? Sen oy verecen ben güçleneceğim, seni Türkiye’de adam yerine koyacaklar”

Günümüze geldiğimizde depremde binaları yıkılmadığı için duyduğumuz ve işini iyi yaptığı için el birliği ile devlet ve millet olarak müteahhitliği bırakmaz zorunda bıraktığımız doğru dürüst ve ehil insanlar.

https://www.webtekno.com/yaptigi-binalar-depremde-yikilmayan-muteahhit-h132361.html

Dursun, sektörde dönen rüşvet çarkının da yıkımın en büyük sebeplerinden biri olduğunu belirtiyor. Bununla birlikte kentsel dönüşümde vatandaşların açgözlü davranmasının ve il-ilçe belediyelerinin farklı partilere mensup olmasının da dönüşümü engellediğini de sözlerine ekliyor.

Hiçbir binası yıkılmadı: Sürekli istenilen bağış nedeniyle sektörü bıraktı

En son peygamberimiz

“Ahir zamanda ayaklar baş, başlar ayak olacak”

--

--